HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 06 MAYIS 2025, SALI

Amerikan basınına özel demeç

AK Parti Seçim İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, ABD'de yayınlanan Forum USA Gazetesine özel açıklamalarda bulundu.
19.12.2018 00:00

Ak Parti olarak iktidarınız sürecinde yanlışım varsa lütfen düzeltin. 6 genel, 3 yerel seçim, 3 referandum ve bir Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandınız. Şimdi önemli bir seçime doğru gidiyoruz. Başarı sarhoşluğu riski var mı AK Parti'de?

 

Doğru? AK Parti 13 seçimden başarıyla çıktı. Şimdi ufukta 31 Mart yerel seçimleri var. İnşallah onda da başarılı olacağız. 'AK Parti'de başarı sarhoşluğu riski var mı?' diye sordunuz. Kesinlikle yok. 24 Haziran seçimlerinden hemen sonra 31 Mart 2019 seçimlerinin hazırlıklarına başladık. Her seçimde bunu yapıyoruz. Başarı sarhoşu olan, başarının rehavetine kapılan insanlar ne yapar? Günlerce kutlama yapar, başarının keyfini çıkartır ama AK Parti böyle yapmıyor. Seçimlerden hemen sonraki gün bir sonraki seçimlerin hazırlıklarına başlıyor. Bu seçim sonrasında aynısı olacak. Mesela seçimin muhasebesini yine yapacağız. Yüzde kaç oy alırsak alalım niçin daha fazla oy almadığımızın sebeplerini arayacağız sıcağı sıcağına. Artılarımızı, eksilerimizi masaya yatırıp değerlendirmeye tabi tutacağız. Yani bir sonraki seçimde işimize yarayacak sonuçlar çıkartmaya çalışacağız her seçim yaptığımız gibi.

'GÜÇLÜ MANİFESTO AÇIKLANACAK'
18 Büyükşehir, 30 İl Belediyesi, 592 İlçe ve 246 Belde Belediyesi olmak üzere toplam 886 belediyeye sahibiz. Bu seçimlerde daha fazlasını almak istiyoruz. Bunun için her açıdan çok iyi hazırlanıyoruz. Çok güçlü bir manifesto hazırlığımız var. Adaylarımızın açıklanmasının ardından Sayın Cumhurbaşkanımız bu manifestoyu açıklayacak kamuoyuna. Sonra da her ile ilişkin 'il manifestoları' açıklayacağız inşallah. 

Siz seçimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısısınız yani Sn. Erdoğan'ın yardımcısısınız. Cumhurbaşkanı Erdoğan sizden ne istiyor? Rapor mu sunuyorsunuz? Özel görüşmelerde neler konuşuyorsunuz?

Sayın Cumhurbaşkanımız çok yoğun çalışıyor. Geceli gündüzlü bir çalışmanın içinde. Bizden de daha çok çalışmamızı, daha çok millete hizmet etmemizi, milletimizin gönlüne girecek işler yapmamızı istiyor. Özelde bizim birimimizden yani Seçim İşleri Biriminden ise seçim görevlilerini hazırlayıp eğitmemizi, sandığa sahip çıkmamızı, Seçim Koordinasyon Merkezlerini kurmamızı ve çalıştırmamızı istiyor. Zira seçim kampanyası her il ve ilçe de kurulmuş olan Seçim Koordinasyon Merkezleri üzerinden işliyor. Geleneksel yöntemlerden ayrılmadan zamanın ruhunu yakalamamızı ve teknolojik imkânlardan da istifade etmemizi istiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın telkinlerine uygun olarak birçok yeniliği hayata soktuk ve de sokuyoruz. Mesela e-temayülle bir günde tüm Türkiye'de teşkilat temayül yoklamasını yaptık. 18 Kasım'da gerçekleşti bu ve tüm Türkiye'de kimlerin aday olması gerektiğiyle ilgili teşkilat yoklaması yaptık ve sonuçları anında Ak Parti Genel Merkezine ilettik. Yüzde 90 katılım oldu ve 114 bin teşkilat mensubu oy kullandı.

Seçimlerde en önemli faktörün teşkilatlar olduğu söylenir. Teşkilatta durum ne? Eskiden olduğu gibi azim, hırs ve halka inme duygusu halen ön planda mı? Seçim işlerinden sorumlu başkan olarak biliyoruz ki teknolojiyi çok iyi kullanıyor ve seçim koordinasyon merkezlerini çok önemsiyorsunuz. SKM'lere başkanlar seçildi mi? Bu merkezler çalışmaya başladı mı?

'SKM'LER 1 OCAK'TA ÇALIŞMAYA BAŞLAYACAK'
Teşkilatlar bu işin kökü ve esası. Şimdi çok güçlü bir lidere sahip olmamız bizi başka partilerden ayırıyor. Ancak başka partilerden farklı olarak çok güçlü de teşkilat yapımız da var. Kabul edelim tabii bu güçlü teşkilat yapısını Sayın Cumhurbaşkanımıza borçluyuz. Çünkü bu teşkilatçılığın temelinde Sayın Erdoğan'ın İstanbul deneyimi var. Çünkü İstanbul İl Başkanıyken bizzat kendisi teşkilatçılık anlayışını başlattı. Aslında İstanbul'da ki belediyecilik örneği bizim belediyecilik anlayışımızın temeli. Bizim teşkilat modelimiz dünya da örnek alınabilecek bir düzeyde. Birileri 'niçin bizim Sayın Erdoğan gibi liderimiz yok?' diye hayıflanıyor buna bir de 'niçin bizim AK Parti gibi teşkilatımız yok' sözünü de eklememeliler. Teşkilatlarımızın önüne devamlı yeni hedefler konuluyor ayrıca çalışmalar çok sıkı takip ediliyor. SKM'leri sormuştunuz. Şu anda tüm SKM (Seçim Koordinasyon Merkezi) başkanlarımız belirlenmiş durumda. 1 Ocak'ta çalışmaya başlayacaklar. Herkes SKM'lerin belirlediği programlara uygun çalışacak. Bu ayın sonuna doğru bütün Başkanlar eğitim ve motivasyon toplantısına katılacak. Bu Parti, hem geleneksel yapısını muhafaza ediyor hem de zamanın ruhunu çok iyi yakalıyor. Yukarıda e-temayülden bahsetmiştim. Bunun dışında aday müracaatlarının e-müracaat şeklinde alı, e-bilgi ve koordinasyon sistemlerini de bu seçimde devreye sokacağız.

Peki, Seçim Koordinasyon Merkezleri ve teknoloji demişken AK Partinin 2014 yılından beri işlettiği seçim günü sonuçların takibi için kullandığı Sonuç Alım Sistemi'ni (SAS) anlatır mısınız? Ayrıca diğer partilerin benzer girişimleri oldu ancak başarılı olamadıklarını gördük.

'CHP BU İŞİ BAŞARAMAZ ÇÜNKÜ?' 
İlk kez 2014 Mahalli idareler seçimlerinde kurguladık bu sistemi ve her dönem de geliştirdik. SAS bu dönem daha da gelişmiş olacak. CHP 'Adil Seçim Platformu' adı altında benzer bir sistem geliştirmeye çalıştı hatırlarsınız ama beceremediler. Beceremezler de. Çünkü bunu becerebilmeniz için öncelikle çok iyi bir teşkilatınızın olması gerekiyor. Oda CHP'de yok. CHP daha her sandığa bir parti görevlisi göndermekten aciz bunu nasıl yapsın ki? Biz yine, seçim sonuçlarını en hızlı almak, varsa hata ve sorunları sistem üzerinden fark edip anında müdahale etmek üzere yine SAS'ı devreye alacağız. Hem de en geliştirilmiş haliyle.

Yerel seçimlerde halk adaya mı, parti liderine mi yoksa icraatlara mı oy veriyor? Yani sonuçta bu genel seçim değil. Siz bu işte çok tecrübelisiniz. Seçmen tercihini neye göre belirler?

Seçmen hem partiye bakar hem de adaya. Milletvekili seçimlerine oranla yerel seçimlerde seçmenin daha çok adaya bakması mümkündür. Bunu bildiğimiz için aday belirlerken kılı kırk yararcasına hareket ediyoruz. O ilin beklentilerini karşılayacak en uygun adayı bulmaya çalışıyoruz. Bunun için anket ve hatta anketler yaparak halkın eğilimini belirlemeye çalışıyoruz. Teşkilat temayül yoklamalarıyla teşkilatlarımızın görüşüne başvuruyoruz. Ayrıca diğer birçok yöntemi kullanarak en uygun adayı tespit etmeye çalışıyoruz.

Büyükşehirlerden devam edelim Ankara'da Mehmet Özhaseki İzmir'de Nihat Zeybekci gibi teşkilatla ilişkisi kuvvetli, güçlü isimler açıklandı. Rakip partileri güçlü buluyor musunuz? Özellikle ittifakların bu seçime etkisi ne olur sizce? Cumhur İttifakı için de durumu analiz eder misiniz? Keza muhalif partileri de?

Gerçekten çok güçlü adaylarımız var. Mesela İstanbul açıklanmadı ama açıklandığında herkes görecek ne kadar güçlü bir adayla milletimizin karşısına çıktığımızı. Ankara adayımızı açıkladık. Herkesin hem fikir halinde söylediği bir şey var; çok güçlü bir aday. Niye güçlü diyoruz ve neye göre güçlü? Düşünebiliyor musunuz Kayseri gibi bir yerde aralıksız 5 dönem belediye başkanlığı yapıyor, sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapıyor, sonra Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini üstleniyor ve her yaptığı işi gerçekten başarılı bir şekilde icra ediyor. Sayın Mehmet Özhaseki, çok deneyimli ve çok çok güçlü bir isim gerçekten. İzmir'de de aynı. Sayın Zeybekci Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı, ardından Genel Başkan Yardımcılığı ve ardından da Ekonomi Bakanlığı yapmış bir aktör. Şimdi de İzmir adayımız. Her biri gerçekten çok güçlü, heyecanlı, birikimli ve donanımlı insanlar. Diğer il, ilçe adaylarımız da inşallah öyle olacak. Cumhur İttifakı Türkiye'nin ali menfaatleri doğrultusunda güç birliği yapmak üzere kuruldu. Her iki parti de bu ittifakın devam etmesinin Türkiye'nin hayrına olacağına inanıyor. Velev ki bu iki partinin zararına olsun Türkiye'nin yararına olanı yapma niyetiyle hareket ediliyor.'

Diğer ittifak ise Türkiye'nin faydasına olanı yapma düşüncesinden çok uzak. Birbirine hiç benzemeyen partiler sırf Erdoğan'ı ve AK Partiyi düşürmek için bir araya gelmiş. Şimdi bu ittifakla Türkiye'ye dışarıdan gelen saldırıları beraber önleyelim, Türkiye'nin geleceğini daha aydınlık hale dönüştürelim diye bir araya gelerek oluşturulmuş ittifak bir olabilir mi? Olamaz tabi ki. Onun için diğer partilerin oluşturmaya çalıştığı ittifak partileri pazarlık yapmaya çalışırken Cumhur ittifakını oluşturan iki parti hiçbir pazarlığa girişmeden karşılıklı güven içinde yol almaya devam ediyor.

Son sorum da şu; bu bir genel seçim değil ama çok önemli olduğunun altı çiziliyor. Önemi nedir 31 Mart belediye seçimlerinin? 

Bizim dönemimizde bu 14.seçim olacak. Ben hiç önemsiz bir seçim görmedim. Türkiye başka ülkelere benzemiyor doğrusu. Her seçim öncesi çok önemli olaylar yaşanıyor Türkiye'de ve seçimleri çok önemli hale getiriyor. Bu sefer de parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçtikten sonraki ilk seçim olması yönüyle daha şimdiden çok önemli hale gelmiş durumda. PKK'nın köşeye sıkıştırıldığı, FETÖ terör örgütüyle hala güçlü bir mücadelenin edildiği, Suriye ile ilgili önemli kararların alındığı bir süreçte yapılan seçimler yerel seçimde olsa, ister istemez önemli hale gelir. Bu süreçlerin aksamadan devam etmesi için Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın daha güçlü olması gerekiyor. Bu yüzden 31 Mart seçimlerinde, Milletimiz AK Partinin adaylarını daha güçlü bir destekle inşallah iş başına getirmiş olacaktır.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)sakaryamedyasi.com.tr
Tüm hakları Sakarya Medyası adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr