"Önümüzde 2 seçenek vardır. Ya normal tarih beklenecek. Ya da milli mecburiyetten dolayı seçimler erkene çekilecektir. Bilinmelidir ki, gerekli uyum yasalarının çıkarılmasının ardından MHP, seçimlerin erkene alınmasından yana takdirini kullanmaktadır"
diyen Bahçeli, cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin 26 Ağustos 2018 tarihinde yapılmasını önerdi.
Peki Devlet Bahçeli bu sözleri sarf ederken, referandumda kabul edilen ve Başbakanlığın kaldırılmasını öngören seçimlerin Kasım 2019'da gerçekleştirileceğini bilmiyor muydu?
Çünkü bir erken seçim olması durumunda eski sistemin devam edeceği ve başbakanlı düzenin Kasım 2019'a kadar süreceği yorumları yapıldı. MHP kulislerinde de bunu fırsat bilen Devlet Bahçeli'nin 'Türkiye Cumhuriyeti'nin son Başbakanı' olmak için böyle bir hamle yaptığı konuşuluyor.
Bahçeli'nin erken seçim isteyen konuşmasının ardından şimdi hukukçular, 16 Nisan Referandumu'nda kabul edilen ve Başbakanlığı kaldıran Anayasa değişiklik paketinin geçici maddesinde yer alan, 'Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27'nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi 3/11/2019 tarihinde birlikte yapılır' ibaresinin öne çekilip çekilemeyeceğini konuşuyor.
Kimi hukukçular, anayasa değişikliğindeki 'Meclisin seçim kararı alması halinde, 27'nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır' ifadesinin Başbakanlığı ortadan kaldıracak bir seçime izin vermeyeceğini belirtse de farklı düşünenler de var.
Öyle ki anayasa değişikliğinde bu maddenin devamında yer alan, 'Meclisin seçim kararı alması halinde, 27'nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır' ifadesi, Başbakanlığın kaldırılması ve Cumhurbaşkanının tek başına seçilmesi için yeterli görülüyor.
Odatv.com
