İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu Abhaz Şurası İçin İlimize Teşrif Etti
07.05.2018 00:00
Etkinlik alanında Vali İrfan Balkanlıoğlu ve protokol üyeleri tarafından karşılanan Bakan Soylu, düğünlerde alkol kullanımı ile silah atılmasının geleneksel yaptırımlarla yasaklanmasının 14. yılında şurada bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan Şuraya Bakan Soylu ile Vali Balkanlıoğlu'nun yanı sıra; Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, Sakarya Milletvekilleri Prof. Dr. Mustafa İsen, Zihni Açba ile Engin Özkoç, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Kaymakamlar, İl Emniyet Müdürü, İl Jandarma Komutanı, AK Parti İl Başkanı Fevzi Kılıç, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ile kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı.
Sakarya gibi çok fazla kültürünün bir arada yaşadığı güzel bir şehrinde görev yapmanın onur ve gururunu yaşadığını ifade eden Vali Balkanlıoğlu, "Bu kültürlerin en güzel yelpazelerinden birisi de elbette ki, Abhaz topluluğudur. Bu onurlu ve değerli halk, 93 harbinden sonra bulundukları çok güzel coğrafyayı terk etmek mecburiyetinde kalmış, Karadeniz'den geçerken gemilerin batması sonucu binlercesi denizde Şehit olmuş ve bundan dolayı ataları Karadeniz'de dedelerimizin kanı, canı var diye yüzyıllarca balık yememişler. Çok acılar çekmiş, ancak hiçbir zaman yılmamış bir milletle birlikte yaşıyoruz.
Buraya geldikleri zaman 1. Dünya Savaşında da birçok Şehit vermiş olan bu toplulukla, et ve tırnak gibi kaynaşmışız, vatanına, milletine, sığındığı ülkeye ve bayrağına son derece bağlı, sadık bir millet olan Abhazlar ile bugüne kadar hep birlikte yaşamışız.
Diğer milletlere, kavimlere örnek olacak, son derece güzel yaşantıları var. Büyüklerine son derece saygılı, oluşturdukları şuralarından çıkan kararlara kanun gibi uyuyorlar. Yasalarımızda silah kullanmak yasak, suç ama maalesef bazı insanlarımız buna uymuyor. 14 sene önce Abhaz büyüklerinin almış olduğu bir kararla, düğünlerde, eğlence, nişan, asker uğurlama törenleri dahil her türlü cemiyette içkiyi ve silahı yasaklamışlar, bu yasağa uymayan herkesi de cemiyetlerinden dışlayacaklarına dair bir protokol, anayasa metni gibi bir kararla imza altına almışlar. Bu kararınız İnşallah nesiller boyu devam eder, yayılarak da gider. Sizler bunu başarırdınız, tebrik ediyorum. Bizim niyetimiz, amacımız, arzumuz, isteğimiz de bu kararın Türkiye çapında şamil olması, hiçbir acının yaşanmamasıdır. Birçok yönleriyle olduğu gibi yerleşim ve düzenli yaşantı açısından da örnek olan bu toplumu tebrik ediyorum.
Ayrıca bu kadar yoğun bir program arasında ilimize teşrif ederek bu Şuraya katılımınızdan dolayı Sayın Bakanımıza da şükranlarımızı sunuyoruz" dedi.
Ülkemizin yepyeni bir sürece adım atmakta olduğunu, bugün burada hep beraber olmamızın ve kendimizi ifade etmemizin tek sebebinin demokrasi olduğunu belirten Bakan Soylu, "Ülkemizin çok güzel bir kültürü var, bu kültürün güzelliği, Abhaz'ından Gürcü'süne, Çerkez'inden Tatar'ına, Laz'ından Yörük'üne kadar bu insanların oluşturduğu gelenekten ve anlayıştan, birçok sıkıntıya rağmen verdiği oyun namusundan vazgeçmeyen, demokrasiye sahip çıkan bu anlayıştan oluşuyor. Eğer bunların altında ezilmiyorsak, demokrasiye olan sadakatimiz ve bağlılığımızdandır. Başbakanının idam edildiği, darbelerin yapıldığı, cumhurbaşkanları, başbakanların hapse konulduğu bu ülkenin aziz milletinin ve burada bulunan toplumun, dünyada demokrasiyi hak eden yegâne millet olduğuna inananlardanım. Avrupa bizim anti-demokratik yaklaşım içerisinde olduğumuzu söylüyor. Fransa'nın şu anki İçişleri Bakanı, Lion şehrinin eski belediye başkanıdır. Ona, belediye başkanlığı yaptığı dönemde dağa giden bir teröristin kardeşini belediyeye alıp almayacağını, kendi iş makinalarını ülkesinin askerine, polisine kurşun sıksın diye teröriste emanet verip, hendek kazdırarak ülkedeki birliği ve beraberliği ortadan kaldırmasına izin verip vermeyeceğini sordum. Hiçbirine izin vermeyeceğini ve böyle bir şeye müsamaha göstermeyeceğini söyledi. Bu millet size, bunlara izin verilsin diye oy vermiyor. Böyle bir haksızlığı bize de yapmayın dedim. Ülkemiz böyle bir haksızlığı kaldıracak bir ülke değildir.
Geldiğimiz makamlar, bizi vicdanımızdan ve insanlığımızdan ayırmamalıdır, hiçbir zaman da ayırmayacaktır. Biz sadece bu dünyanın varlığını gören anlayışın sahipleri değiliz. Bizim için önemli olan ahirdir. Biz burada bir imtihanla karşı karşıya kaldığımıza ve bu imtihandan başarılı bir şekilde çıkabilmek için büyük bir çaba gösterdiğimize inananlardanız. Şu koluma sarılan Yüksekova'daki, Şemdinli'deki, Derecik'teki, Eruh'taki, İdil'deki kadın, kızımın dağa çıkmasını istemiyorum, bu ülkenin İçişleri Bakanı, kuvvetli ve kudretli bir adam olarak bunu sağla dediği zaman, ben bunu beceremiyorum veya yapamıyorum gibi bir anlayış içerisinde olamayız. Bu görevler gelip geçicidir. Gelecek Türkiye'sini umutla, hakkaniyetle, adaletle demokrasi ile, özgürlüklerle inşa edeceğiz, vazgeçemeyeceğimiz güçlü ve zengin bir Türkiye'yi hep birlikte yaşatacağız. Bilesiniz ki, aldığınız kararın iradesini her an gözeten bir Allah var" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Abhaz büyüklerinin (Ayhabı) 14 yıl önce alınan kararlara ilişkin gençlere bilgiler vermesinden sonra program, Abhaz yerel dansları gösterisinin yer aldığı Abhaz düğünüyle son buldu.
