Türk lirası her yerde geçsin diye dışarıdan kredi yani dolar alınıp hazineye konuyor, bunun karşılığında Türk lirası basılıp piyasaya sürülüyor. yani cebimizdeki Türk lirası değil Doların tercümesi oluyor...
TÜRKİYE'DE YALNIZ AKP DÖNEMİNDE DEĞİL 1938 DEN BERİ TÜRK LİRASI YANİ "MİLLİ PARA" BASILMIYOR
Bu yanlış uygulamalardan dolayı döviz borcumuz devam ederken birde bu dövizi hazinede sakladığımızdan dolayı ekstra faiz ödüyoruz. Yetmiyor, üretmiş olduğumuz malları diğer ülkelere ihraç edip satarken, karşılığında almış olduğumuz paranın döviz olmasından dolayı bir kez daha soyuluyoruz. Biz kaybederken dövizin yani Doların sahibi olan ABD oturduğu yerden para kazanıyor...
PEKİ BU İŞ NASIL OLUYOR?..
Daha iyi örneklendirmektir gerekirse, ABD 2 bin Dolara mal ettiği bir TIR dolusu Dolarla, bizim gibi Milli Parası olmayan Ülkelere geliyor, istediği ürünü, rengini Dolara çevirmiş olduğu kağıt parçasıyla alıp gidiyor. Vatandaş için ilk etapta karlı gibi gözüken bu ticaret, süreçte Ülkemizi ve bizim gibi Milli Parası olmayan Ülkelerin batmasına sebep oluyor...
PEKİ, ERDOĞAN'IN TAVSİYE ETTİĞİ VE "ABD'NİN AYAKLARINI TİTRETEN MİLLİ PARA" NEDİR?..
Sayın Erdoğan'ın bölge Ülkelerine, gelin Milli Paralarla ticaret yapalım diyerek tavsiye ettiği Milli para,
'Sen bana bir kuruş milli para göster, ben sana servetimi vereyim' diyen Prof. Dr. Haydar BAŞ'in Kaleme almış olduğu Mili Ekonomi Modeline aittir,
yani Haydar BAŞ'ın görüşüdür...
SAYIN HAYDAR BAŞ MİLLİ PARAYI İSE ŞÖYLE TARİF ETMEKTEDİR
Milli Para; bir yılda elde ettiğimiz Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) yani emek ve üretimimizin karşılığında basılan paranın adıdır "Milli Para"
MİLLİ PARALARLA TİCARET NASIL YAPILIR?..
'Her ne kadar firmaların dış ticarette hedefi mal ve hizmet satmak olsa da, devletler için asıl hedef mal ve hizmet satmak değildir. Asıl hedef kendi mal ve hizmetlerine talepten yola çıkarak paralarının geçerli olduğu alanı büyütmek ve paralarını dış topraklarda "
konvertibl" yani geçerli yapmaktır. Milli Paralarla Ticaret yapmak, karşılığı emek ve üretim olan paranın
"konvertibl" geçerli olmasını sağlar.
Bu sebeple ülkeler ihracat yaparken karşılığında kendi paralarını talep ederler. Aksi takdirde kendi paraları yerine karşı ülkenin para birimini veya üçüncü bir ülkenin para birimini kabul ettiklerinde bunun adı ihracat değil, yerli kaynakların başka ülkelere aktarılması olacaktır.
Yerli kaynakların başka ülkelerde de değerinin korunması için, "Milli Paralarla Ticaret" yapmak zorunluluktur. İhracatta yerli paranın talep edilmesi, ithalat yapan ülkenin de mal aldığı ülkenin parasını elde etmek için o ülkeye bir mal veya hizmet sunması demektir. Böylece dış ticaret ülkelerin karşılıklı olarak kendi ihtiyaçlarını mal ve hizmet takası yaparak karşılamasıdır.
Uluslar arası ticaret Milli Paralarla gerçekleştirildiğinde, ülkelerin emek ve üretimleri de eşit olarak karşılık bulacaktır.
Oysa başta ülkemiz olmak üzere gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler, ihracat yaparken kendi paraları yerine (yabancı para) kabul ettikleri için ihracat yapmaya çalışırken sömürülmektedir.
Mesela biz ABD'ye ihracat yaparken sevinirken, ABD ise bizden ithalat yaparken sevinmektedir.' yani bizi sömürmektedir...

Kaynak: Milli Ekonomi Modeli