HALİFE PATİŞAHLAR NEDEN HACCA GİTMEDİLER
Öncelikle padişahın sıradan bir insan olmadığını bilmemiz lazım. Çünkü padişah bir yerden bir yere giderken büyük hazırlıklar yapılır, yanında koca ordusu olur ve orduya yemek pişirecek hizmetliler olur. Gidilecek yer de Mekke olunca, daha büyük ordu ve daha büyük hizmetli olması lazımdır. Birde o günün şartlarıyla İstanbul'dan Mekke'ye gitmenin de 5-6 ay olduğunu ve bir de bu yolun geri dönüşünün olduğunu unutmamak lazım.
Bunları öğrendiğimize göre bir de Hac ibadetinin şahsi gelir ile yapılmasını da bilmek lazım. Padişah her ne kadar zengin olursa olsun koca orduyu baştan aşağı donatıp yanında götürmesi mümkün değildir. Ayrıca devletin ordusunun kendi şahsi ibadeti için kullanması fıkhi bakımdan da doğru değildir.
Fıkhi bakım demişken bir de o dönemin İslam alimlerinin görüşlerine bakalım. İslam alimlerine göre, 'Dışardan saldırı, içeride bozgunculuk, fitne, fesat çıkma ihtimali varsa ve bundan da Müslüman halka zarar gelecekse, halife ve sultanların Hacca gitmelerini gerek görmemiş, halkın huzurunu kişisel ibadetten üstün tutmuşlardır.'
Kendi yerine Hac İbadetini Yaptıran Padişahlar
Osmanlı Padişahları İslamın beş şartından biri olan Hac ibadetini yine de yerine getiriyorlardı. Her yıl 10 altın karşılığında Osmanlı Padişahları adına Hac vazifesini yerine getiren Medineliler vardı. Bu Medinelileri de Şeyhülharem denetlerdi.
Osmanlı Padişahları vekaletle Hac vazifesini yapmayı dönemin ünlü alimlerinin görüşlerini alarak gerçekleştirmişlerdir. Vekaleten Hac ibadeti yapacak kişinin Mekke ve Medine'de ikamet eden kadı, müderris, hatip ve imam gibi ilmiye sınıfı mensupları arasında olması gerekirdi.
Sultan Abdülmecid'in Hac ibadetini yerine getiren kişi Mekke Kadısı İmameddin Efendi'ydi. Sultan Abdülaziz ise Medine'nin tanınmış alimlerinde Müderris Zahid Efendi'yi, daha sonra ise Zahid Efendi'nin oğullarını bu vazifesini yerine getirmeleri için vekaletlendirmişti. Vekalet yoluyla yapılan Hac vazifesinin bedelini, Osmanlı padişahları şahsi gelirlerinden temin ederlerdi.
Hacca Giden Tek Şehzade Cem Sultan
Şehzade Cem Sultan, Mısır'a sığındığında Memlük Sultanı Kayıtbay'dan hac ibadetini yerine getirmek için izin istemişti. Sultanın izin vermesi üzerine Cem Sultan annesini ve eşini de yanına alarak hacca giden kafileye katıldı. Cem Sultan hacca gittiği için o yılın hac kafilesi daha da ihtişamlı olarak hazırlandı.
Mekke ve Medine'yi ziyaret edip, hac görevini yerine getiren Cem Sultan, 1482 yılının başlarında Kahire'ye geri döndü. Osmanlı hanedanından hac ibadetini yerine getiren tek kişi Cem Sultan'dır. Osmanlı Devleti zamanında, Cem Sultan'dan ne önce ne de sonra Osmanlı Hanedanının erkek üyelerinden hiç kimse hacca gitmemiştir. Osmanlı İmparatorluğunun yıkılmasından sonra Sultan Vahideddin hac ibadetini yerine getirmek istese de, siyasi ve iç karışıklıklar yüzünden hac ibadetini tamamlayamadan umre yapıp dönmek zorunda kalmıştır.
Osmanlı padişahları neden hacca gitmedi sorusu yıllardan beri tartışılır. Ancak bir bir konu gözden kaçmaktadır. Osmanlılar Devleti'nden önceki Türk devletlerinin Sultanları da hacca gitmediğine dikkat etmek gerekir.
Yeni Şafak Gazetesi