HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 07 HAZİRAN 2025, CUMARTESİ

Şehit Kaymakam Safitürk Kabri Başında Anıldı

Valimiz Sayın Çetin Oktay Kaldırım ve eşi Hanımefendi Berihan Kaldırım, Mardin İli Derik
ilçesinde Kaymakamlık vazifesini sürdürürken teröristlerin hain saldırısı sonucu şehit olan
Muhammet Fatih Safitürk'ün şehadetinin 4. yıl dönümünde kabri başında düzenlenen anma
programına katıldılar.
11.11.2020 00:00
Şehit Kaymakam Safitürk Kabri Başında Anıldı
Şehit Kaymakam Safitürk Kabri Başında Anıldı
Neviye Mahallesindeki kabristanlıkta düzenlenen anma programına Valimiz Sayın Çetin

Oktay Kaldırım ve eşi Hanımefendi Berihan Kaldırım, Şehit Kaymakamımızın ailesi ve şehit

yakınlarının yanı sıra; İçişleri Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Harun Sarıfakıoğlu,

İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Mehmet Mut, İçişleri Bakanlığı Personel Genel

Müdür Yardımcısı Nedim Akmeşe, Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, Vali

Yardımcısı Ersin Emiroğlu, İlçe Kaymakamları, İl Jandarma Komutanı J. Albay Aydın Kutlu,

Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu, daire müdürleri, Şehit aileleri, Gaziler ve STK

temsilcileri katıldı.

Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk ile birlikte Arifiyeli Şehitlerimizin de rahmetle

anıldığı program, saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı.

"Yüreğimize Gül Suyu Serptiniz"

Programa katılarak kendilerine destek olan herkese teşekkür ettiklerini ifade eden Şehidimizin

babası Asım Safitürk, "Tabiri caizse bizim acılarımıza bir nebze de olsa gül suyu serptiniz,

Allah hepinizden razı olsun. Allah kimsenin başına vermesin, ancak vatan uğrunda şehit olan

var ise, orası vatandır. Rabbim kimseye böyle acılar yaşatmasın, ancak şehitlerimiz olacak,

oluyor. Şehitlik, Hazreti Adem Aleyhissalam'dan günümüze kadar geliyor. İlgi ve alakanızdan

dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum" dedi.

"Bu Vatan Atalarımızın Kanlarıyla Yoğruldu"

Böyle anlarda konuşmanın zor olduğuna dikkat çeken Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem

Yüce, "Şehidimizin ailesinin acısını yüreğimizde paylaşıyoruz. Bize düşen o yiğide dua

etmektir ve hayır ile yâd etmektir, aile eşrafına sabrı cemiller niyaz etmektir. Bu vatan

dedelerimizin, atalarımızın kanlarıyla yoğrulmuştur. Bu vatan sıradan bir vatan değildir, bu

bayrak sıradan bir bayrak değildir, bu birliktelik sıradan bir birliktelik değildir. Malum biz,

her birimiz şehit torunuyuz. Aramızda şehit torunu olmayan yoktur" diye söyledi.

"Şehidimizi Rahmetle Yad Ediyoruz"



Böylesi hüzünlü ancak aynı zamanda anlamlı bir günde tüm katılımcıları selamladığını ifade

ederek konuşmasına başlayan Vali Çetin Oktay Kaldırım, "Öncelikle yiğidimiz, şehidimiz,

kahramanımız Muhammet Fatih kardeşimize dualarımızı, minnetlerimizi, şükranlarımızı

gönderiyoruz. Kıymetli eşlerine, böyle güzel bir insanı, böyle özel bir evladı yetiştiren, bu

vatana, bu millete hizmet etmek için yetiştiren kıymetli anne ve babasına şükranlarımızı arz

ediyoruz, sunuyoruz.

"Hepimizin Ailesinde Şehit Vardır"

Şehadetin önemini ve bir evlat kaybetmenin ne demek olduğunu şehidimizin kıymetli babası

Asım hocamız çok güzel ifade ettiler. Burada bulunanlar içerisinde herkesin soyundan

mutlaka bir şehit vardır, mutlaka her birimizin ya dedesi şehittir ya dedesinin babası ya da

dedesinin dedesi şehittir. Biz farklı bir milletiz, aziz bir milletiz, yeryüzünde hiçbir millete

nasip olmayacak kadar da şerefli bir milletiz. Bu hepimizin malumudur. Aynı zamanda

yeryüzünde hiçbir kıymet biçemeyeceğimiz, çok şükür yeryüzünün en şerefli bayrağının da

sahibiyiz. Böylesine bir milletin ferdi olmaktan, evladı olmaktan, onun devamı olmaktan ve

aynı zamanda o büyük sorumluluğu üzerimize, omuzumuza almaktan duyduğumuz şerefi,

büyüklüğü, azizliği de ifade etmek istiyorum.

"Bu Topraklarda Kahramanlar Bitmez"

Bu topraklar daima kahramanlar yetiştirdi, yiğitler yetiştirdi, asil insanlar yetiştirdi. Bunun

en güzel örneği de; bugün andığımız Muhammet Fatih kardeşimizdir. Hem Sakarya'nın

bağrından çıkmış hem Anadolu'nun bağrından çıkmış, Anadolu'ya vefa göstermek için, bu

aziz millete vefa göstermek için hizmet kervanına katılmış, Türkiye'nin değişik yerlerinde

çalışmış, hizmet etmiş ve hizmeti başında, görevi başında en onurlu ve şerefli bir şekilde

şehadete yürümüş bir kardeşimizdir. Bu milletin asaletini, bu milletin şerefini, izzetini

şehidimizde görmek mümkündür. Allah kendisinden, ailesinden, eşinden ve yavrularından

ebediyen razı olsun.

"Bize Büyük Bir Miras ve Sorumluluk Bıraktı"

En güzel sözü ve duyguyu kıymetli eşi Ayşegül Hanım paylaşmış ve 'İlâhi akışta sana

şehadetle bir vuslat, bize onurlu hikâyenle yaşamak düştü' diye söylemiş. O, Peygamberimize

kavuştu, O'na komşu oldu, O'nun da belirttiği gibi; makamların en güzeline, an âlâsına, en

layığına gitti ve arkasında büyük bir şeref, büyük bir onur bıraktı, aynı zamanda büyük bir

miras, büyük bir sorumluluk bıraktı. Onun emaneti bizim emanetimizdir, onun şerefi bizim

şerefimizdir, onun omuzumuza yüklediği sorumluluk da bize düşen en büyük vazifedir.

"Daha Güçlü Olmalıyız"

Ülkemiz gerçekten geçmişte olduğu gibi bu dönemde de önemli mücadeleler vermeye devam

ediyor. İnşallah bu mücadeleyi sorumluluk bilinciyle çok çalışarak, çok gayret ederek, bu işin

hakkını vererek gece-gündüz uyumadan seferber olarak vermiş olacağız. Güçlü olunca,

kuvvetli olunca, kudretli olunca ve damarlarımızda bulunan asaleti sergileyince nasıl başarılı

olduğumuzu en yakın zamanda Azerbaycan'da, Karabağ'da görmüş olduk. Bizim güçlü

olmamız lazım, bizim kudretli olmamız lazım, bizim kuvvetli olmamız lazım, bunu sadece

bizim için değil, şehitlerimiz için değil, dünya insanlığı için yapmamız lazım. Dünyaya

yeniden eşref-i mahlûk nasıl olunur? İnsana nasıl değer verilir? Garibanların, yetimlerin,



kimsesizlerin, gurebanın, ihtiyaç sahiplerinin elinden nasıl tutulur? Bunu tekrar gösteriyoruz,

göstermemiz de lazım. Onun için güçlü, kuvvetli, kudretli olmamız lazım, İnşallah Sayın

Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu hedefe, bu istikbale güçlü bir şekilde de yürüyoruz.

"Tarihi Sorumluluklarımız Var"

Güçlü bir medeniyetin, insanı odağa alan bir medeniyetin evlatları olarak, bu medeniyetin

inşasında da hepimize tarihi sorumluluklar düşüyor, bunu da bihakkın yerine getireceğiz.

Bize düşen dua etmek, Kur'an-ı Kerim'i tilavet etmektir. Şehitlerimizin gerçekten bizim

dualarımıza ihtiyacı yoktur. Çünkü onlar zaten en büyük makamı garantilemiş, cenneti

garantilemiş insanlardır. Bizler de İnşallah onlara layık olmanın gereğini yerine getirip

onların şahadetlerine de, onların şefaatlerine de nail oluruz.

"Şehidimizin Adı Her Yerde Yaşatılıyor"

Rabbim bizlere güzel hizmetler nasip eylesin, akıbetimizi hayreylesin, İnşallah bizler de

şehidimizi burada, Sakarya'mızda vefayla, minnetle ebediyete kadar anacağız. Biz vefakâr bir

milletiz. Türkiye'nin değişik noktalarında şehidimizin ismi yaşatılmaktadır, ancak hepsinden

öte tüm milletimizin gönlünde taht kurmuştur, yaşamaktadır. İnşallah Sakarya olarak, millet

olarak da onu ebediyete kadar anacağız, hayırlı hizmetlerini, güzel hizmetlerini yad edeceğiz.

Bu program vesilesiyle bir kez daha şehidimize rahmet diliyorum, kıymetli babasına,

annesine, eşine, evladına başsağlığı ve sabırlar diliyorum" diye konuştu.

"Tüm Şehitlerimiz İçin Dua Edildi"

Kur'an-ı Kerim Tilaveti sonrası Şehit Kaymakamımızla birlikte tüm şehitler için duaların

edildiği programda Vali Çetin Oktay Kaldırım ve eşi Hanımefendi Berihan Kaldırım,

katılımcılarla birlikte mezarlıkta bulunan tüm şehitlerin kabirlerine ziyarette bulunarak dua

ettiler.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--

logo

   E-posta: bilgi(@)sakaryamedyasi.com.tr
Tüm hakları Sakarya Medyası adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr