Bağımsız Siyasetçi Ender Serbes, 3 yıl üst üste aynı ürünü eken üreticiye destekleme ödenmeyeceği
konusunun yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek, "Örneğin Sakarya'da; mısır sulamaya bile
ihtiyaç duymadan yetişiyor ve çok iyi verim alınıyorsa, çiftçiye 'bunu ekme' demek cezalandırmaktan başka
bir şey değildir." dedi.
Erenler Ziraat Odası Başkanı Lütfü Akbıyık ile bir araya geldiklerini ifade eden Serbes, çiftçinin mısır üretimi
ile ilgili sorunları ve çözüm önerileri konusunda fikir alış-verişinde bulunduklarını söyledi. Türkiye'de 3 yıl üst
üste aynı ürünü eken üreticiye desteklenme ödenmeyeceği konusunda bir düzenleme olduğunu ve bu
düzenlemenin bu yıl bir yıllığına ertelendiğini vurgulayan Serbes, "Çiftçimiz bölgesinin iklim şartlarına göre,
hangi ürünü, en verimli ve en iyi kalitede üretiyorsa, hangi üründen kazanıyorsa, onu isteği kadar ekebilmeli.
Bu uygulamanın sadece bir yıl erteleme değil, illerin potansiyeline göre yeniden düzenlenmesi gerekir." diye
konuştu.
BAŞKA İLLER 7 KEZ SULASA BİLE SAKARYA'DAKİ VERİMİ ALAMIYOR
Sakarya'da, en çok verim alınan ürünlerin başında mısır geldiğini dile getiren Serbes, sulama bile yapmadan
bu ürünün Sakarya ikliminde yetişebildiğini ve iyi bir verim alındığını kaydetti. Serbes, "Örneğin Sakarya'da;
mısır üretiminde dekar başına 1400-1500 kilogram ürün alırken, buğday ekildiğinde ise 300 kilograma kadar
düşebiliyor. İlimizde yılda 500-600 bin ton mısır hasadı yapılıyor. Bölgemizin iklimi ve toprak yapısı mısır
üretimine o kadar çok uygun ki, kısmen Samsun hariç, diğer illerde mısır 5-7 kez sulansa bile Sakarya'daki gibi
verimlilik ve kalite yakalanamıyor. Ayrıca, ilimizde yıllarca üst üste mısır ekilmesi, toprağın verimi
düşürmüyor ve kalitesini de bozmuyor. Mısır hasadından bir dahaki mısır ekimine kadar yaklaşık 6 ay toprak
nadasta kalıyor ve bu sürede toprak kalitesini koruyor. Bu bakımdan Sakarya'da verim ve kalite açısından
mısıra alternatif ürün yok." bilgisini verdi.
ÜRETİMİ ENGELLEMEK MISIR İTHALATINI ARTTIRIR, TEŞVİK EDİLMELİ
Halen Türkiye'nin yüzde 30 kadar mısır üretim açığı olduğunu, bu açığın ithalat yoluyla kapatıldığını hatırlatan
Serbes, açıklamasına şöyle devam etti: "Hal böyle iken, üreticiye 'mısır ekme' demek gerçekten çiftçiyi,
dolayısıyla ülkeyi cezalandırmak anlamına geliyor. Üreticimiz böyle düşünüyor. Sakarya'da, mısır ekiminin
sınırlandırılması yerine aksine teşvik edilmesi gerekir. Sınırlandırma daha çok mısır ithalatı dolayısıyla ülke
kaynaklarının dışa aktarılması demek. Türkiye, sanayi ürünü olan mısırı yetiştirebiliyorken, yıl sınırı getirip
destekleme vermemekle çiftçiyi sınırlaması, ekimden vazgeçirmesi, cezalandırması anlaşılır gibi değil.
Umarım bu karardan bir an önce dönülür. Çiftçimizin de beklentisi budur."
HAVZA BAZLI DESTEKLEME YAPILMALI
Serbes, üreticinin genel destekleme ve genel sınırlama yerine havza bazlı ürün ekimi ve destekleme
istediğinin altını çizerek bunun hem verimliliği arttıracağını, hem de çiftçiyi memnun edeceğini vurguladı.
Çiftçinin yanlış politikalar, tohum, gübre, mazot gibi yüksek girdi maliyetleri ve ürünün para etmemesi
sebebiyle borç batağında olduğuna dikkat çeken Serbes, "Zor durumda olan çiftçilerimiz havza bazında
destekleme istiyor. Ülkemizde hangi bölgede, hangi üründen en iyi verim elde ediliyorsa bu desteklenmeli ve
teşvik edilmeli. Çok iyi bir tarım saha planlaması yapılmalı. Tarım Bakanlığı yetkilileri çiftçilerle ve onların
Ziraat Odaları gibi temsilcileriyle sürekli irtibat halinde olması ve kararları birlikte almaları gerekir. Böyle
yapılırsa hem ülkemiz, hem de üreticimiz kazanır. Karar alıcılarla, karara konu olanlar aynı masada
oturdukları taktirde ülkemizde çözülemeyecek meselemiz olmadığını her zaman vurguluyoruz." şeklinde
konuştu.