Karadeniz bölgesinde içten içe devam eden Pontus faaliyetlerine en çok değinen gazetecilerden biriyim.
Yıllardan beri Yunanistan-Trabzon hattındaki anlamlı ziyaretlerin perde arkasını gündeme getirdik, yeri geldi Yorgo Andreadis'in bitmek tükenmek bilmeyen Trabzon gezilerini yazdık.
Karadeniz bölgesinde Pontus ruhu taşıyan ve kendilerini gizleyen pek çok kişinin özellikle başkanlık sisteminin gelmesinden sonra 'bize de hakkımızı verin' diye yüksek sesle konuşmaya başlayacakları hiç de gizli saklı bir konu değil. Karadeniz'in gizli Pontusluları ?Pontus açılımı' için gün sayıyorlar. Hatta bizim gibi yazarlara mesajlar gönderiyorlar.
İşte kendisini Pontuslu Zeki olarak tanıtan bir kişinin gönderdiği mesaj. Okuyun ve ?içindeki derin özlemi' gerçekleştirmek için neler yapacaklarını anlayın:
'Merhaba, eski bir Osmanlı sancağı olan Trabzon'da yaşayan bir Rum vatandaşıyım ama Rumca konuşamadığım gibi adım bile siz Türklerinki gibi. Şimdi bu haksızlıklara dur demenin zamanı geldi. Türkiye, yeniden Osmanlı olma yoluna girdi. Artık cihan devleti olan ülkemizde Pontusluların da tarihten kalan hakları var. Bu sorun sadece Sümela'yı ibadete açmakla, bölgede ikamet edilen alanlara eski isimlerinin iade edilmesi ile çözülemez. Her şeyden önce Trabzon'u Lazların ve Hıristiyan Gürcülerin kurduğu, Türklerin ise buraya el koyduğu unutulmamalıdır. Bölgedeki Pontus varlığına yapılanlardan dolayı özür dilenmelidir.
Yeni anayasada Pontus Rum'unun varlığının kabul edileceğine inanıyorum. Pontus özerk bölgesinde anadilimiz Pontusça olmalıdır. Çok dinli, çok dilli çok etnik yapılı bir cihan devleti olmanın zamanı geldi. Farklılıkla zenginliğimizdir. Türkiye'de çok güzel şeyler oluyor. Pontuslu Zeki Y.'
Türkiye, Sur'da tuzağa düşmüşken, Halep'ten, Başika'dan sürgün edilirken uğradığı bütün badirelerin sorumluluğunu ortaya koyulan dış politika rezaletinde aramak yerine ?başkanlık gelince her şey düzelecek' masalını halkın önüne sürünce Pontus hayali kuranlar da gizlendikleri yerlerden işte böyle çıkıyorlar.
Memlekette özgürlük çok!
Yeter ki bölünme isteyin!